İşte basın açıklamasının detayları;
Değerli basın mensupları,
Bu geç kalınmışlığın ve yenilginin yaşanmaması, seçimlerin Zaferle taçlanması için 6 Nisan 2022’de adayın Mansur Yavaş olması gerektiğini ve bu durumda başta Zafer Partisi olmak üzere halkın büyük çoğunluğunun desteğinin alacağını dile getirmiştim.
Yine 19 Ocak 2023’te Mecliste düzenlediğim basın toplantısında Sn. Kılıçdaroğlu’na çağrıda bulunarak;
1921 Anayasası yerine kurucu 1924 Anayasasını benimsemesi,
Anayasanın değiştirilemez maddelerinin tartışmaya açık olmadığı yönünde vurgu yapması,
Atatürk’ün partisini bölücü unsurlardan temizlemesi,
Ve sığınmacı ve kaçakların amasız fakatsız vatanlarına geri dönüşü hususunda uzlaşılması durumunda hiçbir karşılık beklemeden kayıtsız-şartsız kendisini destekleyeceğimizi beyan etmiştim.
Maalesef bu çağrılarımız cevapsız kaldı…Keşke bu çağrılara zamanında cevap verilseydi bugün Türkiye çok farklı bir noktada olabilirdi.
Değerli Basın Mensupları,
Yine bu seçim sonucu bizlere göstermiştir ki vatandaşlık almış olan sığınmacılar seçimin kaderi noktasında belirleyici olmuştur.
Zafer Partisi kurulduğu günden bu yana sığınmacı ve kaçakların yarattığı ekonomik kriz, milli güvenlik krizi, demografik krizin yanında vatandaşlık verilerek oy kullandırılmalarının Türk Milletine haksızlık olduğunu dile getirmiş, 10 yıl süreyle yapılacak seçimlerde oy kullanmamalarına yönelik yasa teklifimize destek istemiştik.
Maalesef bu çağrımız da cevapsız kaldı…Ve görüyoruz ki, önemsiz görülen ithal seçmen oyları sonucun belirlenmesinde büyük rol oynamıştır.
Özetle 6’lı ittifak yanlış bir ittifaktı ve bu çağrılarımıza kayıtsız kalınması Atatürkçü, Türk milliyetçisi seçmene haksızlıktı.
Bu seçimin sonucu göstermiştir ki Atatürk çizgisinde Türk milliyetçisi kurucu ideoloji tasfiye edilemez. Bölücü unsurların her şeyi belirleriz anlayışı dayanaksızdır. Türk halkı sığınmacı ve kaçakların vatanlarına geri dönüşünü istemektedir.
Bu kayıtsızlıklar sonucu yaşanan yenilginin bedelini maalesef Türk milleti olarak birlikte ödeyeceğiz.
Neden mi?
Çünkü AKP Hükümetlerinin hedefledikleri “2023 Ekonomik Vizyonu” çökmüştür.
2003 yılından bu yana; ülke varlıklarının neredeyse tamamına yakınını satmalarına rağmen, arsa/konut karşılığı; Türk vatandaşlığı satmalarına rağmen, ülkemize menşei belirsiz kayıt dışı 75 milyar dolara yakın döviz girmesine rağmen, Türk Milleti gelir adaletsizliğine, işsizliğe, enflasyona, borç ve faize maruz bırakılmıştır. Buna karşılık rant ve faiz lobileri ile oluşturdukları yandaş şirketler zenginliklerine zenginlik katmıştır.
Gelinen noktada sürdürülebilir olmayan borçlar, baskılanmış olsa da yükselmeye başlayan kurlar, yüksek faiz oranları, daralan yerli üretim ve sayıları her yıl artan 20 milyona yakın yoksullaştırılmış Türk insanıyla karşı karşıyayız.
Değerli basın mensupları,
Seçim sonuçlarının kazananı olan Erdoğan için bu galibiyet PİRUS ZAFERİ’dir. Bir diğer ifade ile galibiyet gibi görünen mağlubiyettir. Tüm kaynakları yanlış kullanarak geldiği bu noktada ekonomiyi gireceği büyük türbülanstan çıkarma görevi Erdoğan’ın üzerindedir.
Ancak üzülerek söylüyorum ki AKP hükümeti Türk Milleti’nin son varlıklarını, BOTAŞ, THY, DDY gibi değerlerini de satmaya hazırlanıyor. Bunlar modern kapitülasyonlardır. Türk ekonomisi hızla varlıklarını ve bağımsızlığını yitirmektedir. AKP hükümeti Türk Milletini kendi toprağında kiracı yapmaya çalışıyor. Sığınmacı tehdidi ve ekonomik tehdit artarak devam ediyor. Ak Parti’nin ekonomik yıkım devam ederken başta Suriyeliler olmak üzere Araplara vatandaşlık verme politikası hızla devam edecektir. Vatanımız her geçen biraz daha işgal edilecektir.
Sevgili Yurttaşlarımız,
AKP hükümetlerinin neden olduğu büyük yıkıma karşı Zafer Partisi olarak Türk tarihinden, İstiklal Harbimizden ve Atatürk’ten aldığımız inanç ile direneceğiz.
Sevgili Türk halkı, sevgili genç kardeşlerim, moralinizi bozmayın.
Artık ne küresel güçlerin ne de Türk siyasi unsurlarının yok sayamayacağı Zafer Partisi var. Zafer Partisi, kuruluşundan bu yana geçen 1.5 yılın sonunda kıyı başını ele geçirmiştir.
Türkiye’nin göçmenistan olmaması için sizi Zafer Partisi’ne davet ediyorum.
Sığınmacılara yılda 11 milyar dolar harcanmaması, 8 milyar dolar insani yardım adı altında dünyanın değişik ülkelerine para aktarılmaması için sizi Zafer Partisi’ne davet ediyorum.
Sokaklarımızın güven içinde olması, kadınların; eşlerimizin, kızlarımızın, annelerimizin sokaklarda taciz edilmeden yürüyebilmesi için sizi Zafer Partisi’ne davet ediyorum.
Kiraların düşmesi, enflasyonun azalması ve hayat pahalılığının kontrol altına alınması için sizi Zafer Partisi’ne davet ediyorum.
21 yıldır bir mağlubiyetten diğerine sürüklenen yurttaşlarımızı Zafer Partisine davet ediyorum.
Bütün Türk milliyetçilerini, bütün Atatürkçüleri Zafer Partisi’ne davet ediyorum.
Zafer Partisi sizin eviniz. Burada 6 Ok da - 9 Işık da temsil ediliyor. Milli üniter laik devletin yılmaz ve tavizsiz tek savunucusu Zafer Partisi’dir.
Zafer Partisi’nde sağ-sol yok.
Zafer Partisi’nde Atatürk çizgisinde Türk milliyetçiliği var.
Türk bayrağını en yükseklere taşıyacak,
Türk Milletinin Zaferini birlikte kazanacağız.
Saygılarımla
Zafer Partisi Genel Başkanı
Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ